Sorularınız İçin Bizi Arayın: - 0532 113 15 08
Dil Seçimi
Menü
Sosyal Medya
Ara

UYUŞTURUCU KULLANMA RAPOR ALDIRILMAMASI İDDİANAMENİN İADESİ

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 
2008/17355 E.
2008/19569 K.
25.12.2008Karar Tarihi 

Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan şüpheli V.M hakkında yapılan soruşturma sonucunda düzenlenen Kırıkkale Cumhuriyet Başsavcılığının 29.07.2008 gün ve 2008/3542 soruşturma, 2008/1803 esas, 2008/811 iddianame sayılı iddianamesinin, 5271 sayılı CMK'nın 174. maddesi uyarınca iadesine ilişkin Kırıkkale 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 08.08.2008 gün ve 2008/412 iddianame değerlendirme sayılı kararına yönelik itiraz üzerine, kararın yerinde görülerek itirazın reddine dair KIRIKKALE 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 12.08.2008 gün ve 2008/185 değişik iş sayılı kararına karşı Yüksek Adalet Bakanlığı'nın Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 27.10.2008 gün ve 53584 sayılı kanun yararına bozma talebi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 19.11.2008 gün ve 2008/230638 sayılı tebliğnamesi ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı. Dosya ve ekleri incelendi. 

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: 

Kanun yararına bozma talebi ve tebliğnamede, " Dosya kapsamına göre, şüphelinin uyuşturucu madde kullanıp kullanmadığı hususunda rapor alınmadığı ve bu konuda delillerin toplanılmadığından bahisle iddianamenin iadesine, keza itirazın da reddine karar verilmiş ise de, 

Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 27.12.2005 tarihli ve 2005/16219-12658 sayılı i1âmında da belirtildiği üzere, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 170/3. maddesinde, iddianamede nelerin gösterileceği, aynı Kanun'un 174/1. maddesinde ise iddianamenin hangi hallerde iadesine karar verileceğinin belirtildiği, şüphelinin uyuşturucu maddeyi kullanıp kullanmadığının ve tedaviye ihtiyacı bulunup bulunmadığı konusunda rapor aldırılmamasının iddianamenin iadesi sebebi olarak sayılmadığı, ayrıca, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 170/2. maddesinde öngörülen "Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet savcısı, bir iddianame düzenler." hükmü uyarınca dava açılmış bulunmasına binaen, mahkemece, iddianamede gösterilen olaylarla ilgili olarak ibraz edilen deliller ve yargılama sırasında ibraz edilebilecek deliller değerlendirilerek yargılama sonucuna göre bir karar verilebileceği ve kovuşturma aşamasında da söz konusu raporun merciinden alınabileceği dikkate alınmaksızın itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir." denilerek, anılan kararının bozulması istenmiştir. 

5271 sayılı CMK'nın 174. maddesinde iddianamenin iadesini gerektiren sebepler sayılmış, anılan maddenin (b) bendinde, "Suçun sübutuna etki edeceği mutlak sayılan mevcut bir delil toplanmadan düzenlenen" iddianamenin iadesine karar verileceği belirtilmiştir. 

Şüpheli hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan kamu davası açılmış olup; şüphelinin uyuşturucu ya da uyarıcı madde kullanıp kullanmadığı ve kullanıyorsa tedavi ihtiyacının olup olmadığına ilişkin raporun "mevcut bir delil" niteliğinde olmaması ve mahkemece de tensip kararı ile alınmasına karar verilmesinin olanaklı olması karşısında, iddianamenin iadesi kararı yerinde olmadığından, kanun yararına bozma talebine dayanan ihbarnamede ileri sürülen düşünce yerinde görülmekle; Kırıkkale 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 12.08.2008 gün ve 2008/185 değişik iş sayılı hükmünün 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince BOZULMASINA; aynı Kanun'un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemlerin yapılması için, dosyanın adı geçen Mahkemeye iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesine, 25.12.2008 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Yorum Bırakın
Danışan Yorumları
Web sitemizdeki çerezleri (cookie) kullanıcı deneyimini artıran teknik özellikleri desteklemek için kullanıyoruz. Detaylı bilgi için tıklayınız.
Tamam
WhatsApp Destek Hattı
Google Yorumları