Sorularınız İçin Bizi Arayın: - 0532 113 15 08
Dil Seçimi
Menü
Sosyal Medya
Ara

Aidiyet Kamulaştırma

YARGITAY
5. Hukuk Dairesi 2010/18086 E.N , 2011/4372 K.N.

İlgili Kavramlar

AİDİYET
KAMULAŞTIRMA

İçtihat Metni

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tesbiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın subut bulmadığından reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: 

- K A R A R -

Dava 4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tesbiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.

Mahkemece zemin bedeli yönünden açılan davanın vazgeçme nedeniyle reddine, bina bedelinin tesbiti yönünden açılan davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.

Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Binaya resmi birim fiyatları esas alınarak ve yıpranma payı da düşülerek değerinin tesbit edilmesinde yöntem olarak bir isabetsizlik görülmemiştir.

Ancak;

1-Davalı A.... D.... vekilince mülkiyetinin tesbiti istemli açılan Terme Asliye Hukuk Mahkemesinin 20.05.2008 gün ve 2007/175 esas 2008/168 karar sayılı davanın kabulü ve dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan binanın davacıya ait olduğunun tesbitine dair kararı kesinleşmeden, tesbit edilen bina bedelinin A.... D.... mirascılarına ödenmesine karar verilmesi,

2-Değerlendirme tarihi dava tarihi olan 2003 yılı olup, bu tarihteki bayındırlık birim fiyatları esas alınmak suretiyle bulunan bina bedeline hükmedilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle keşif tarihi itibariyle belirlenen bina bedeli esas alınmak suretiyle fazla bedel tesbiti,

3-Davanın niteliği dikkate alınarak bedeli tesbit edilen binanın davacı idareye aidiyetine karar verilmesi gerekirken, el atma yetkisi verilmesi,

Doğru görülmemiştir.

Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 14.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Yorum Bırakın
Danışan Yorumları
Web sitemizdeki çerezleri (cookie) kullanıcı deneyimini artıran teknik özellikleri desteklemek için kullanıyoruz. Detaylı bilgi için tıklayınız.
Tamam
WhatsApp Destek Hattı
Google Yorumları