Sorularınız İçin Bizi Arayın: - 0532 113 15 08
Dil Seçimi
Menü
Sosyal Medya
Ara

Çeke Dayalı Kambiyo Senetlerine Mahsus Haciz Yolu 

YARGITAY 12. Hukuk Dairesi

ESAS NO : 2011/7224 
KARAR NO : 2011/24222


Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından başlatılan çeke dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe karşı borçlunun, dayanak senetteki keşide tarihi değiştirildiğinden çek vasfı bulunmadığını ve zamanaşımına uğradığını belirterek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 207. maddesinde: “Senetteki çıkıntı, kazıntı veya silinti ayrıca onanmamışsa, inkâr hâlinde göz önünde tutulmaz. Bu tür çıkıntı, kazıntı veya silinti mahkemece senedin geçerliliğine ve anlamına etkili olacak nitelikte görülürse, senet kısmen veya tamamen hükümsüz sayılabilir." hükmü yer almaktadır (1086 S. HUMK. 298. madde). Yani, senette mevcut olan çıkıntı veya senet metni altındaki hak ve silinti ayrıca tasdik edilmemiş ise inkar halinde yok hükmündedir. Bu nedenle senet üzerinde yapılan değişikliklerin, geçerli olabilmesi için, düzenleyen tarafından imza veya paraf edilmek suretiyle onaylanması gerekir. Bu şekilde yapılan imzaya veya paraf imzasına itiraz halinde, mahkemece, yöntemince imza incelemesi yapılmalıdır. Düzeltmenin onaylı olmaması veya imzanın keşideciye ait olmadığının anlaşılması halinde, düzeltme yok hükmünde olup, senedin düzeltme öncesi durumuna göre değerlendirme yapılır. 
Somut olayda, dayanak çekin keşide tarihinde yapılan düzeltmenin paraf edildiği ve şikayet dilekçesinde parafın borçlu şirket yetkilisine ait olmadığı yönünde bir iddia ileri sürülmediği görülmektedir.
O halde, mahkemece, yukarıda açıklanan ilkeler gereğince, keşide tarihindeki düzeltmenin geçerli olduğu kabul edilerek bu yöndeki şikayetin reddi ile sair itiraz nedenleri incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 24/11/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Yorum Bırakın
Danışan Yorumları
Web sitemizdeki çerezleri (cookie) kullanıcı deneyimini artıran teknik özellikleri desteklemek için kullanıyoruz. Detaylı bilgi için tıklayınız.
Tamam
WhatsApp Destek Hattı
Google Yorumları