Sorularınız İçin Bizi Arayın: - 0532 113 15 08
Dil Seçimi
Menü
Sosyal Medya
Ara

Kira Alacağının Tahsili  Tahliye

YARGITAY
6. Hukuk Dairesi 2011/1301 E.N , 2011/5757 K.N.

İlgili Kavramlar

KİRA ALACAĞININ TAHSİLİ
TAHLİYE

İçtihat Metni

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

Dava, temerrüt sebebiyle kiralananın tahliyesi ve 8.400.00.-TL kira alacağının tahsiline ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Davacılar vekili; davacılardan A… S…'nın, dava konusu kiralananı 21.10.2007 tarihinde iktisab ettiğini, 22.07.2008 günlü ihtar ile Eylül 2006 tarihinden itibaren 21 aylık kira bedelleri toplamı 8.400.-TL'nin ödenmesi istendiği halde yasal otuz gün içinde davalı tarafından ödenmediğinden, temerrüt olgusunun gerçekleştiği iddia edilerek kiralananın tahliyesine ve kira alacağının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davaya konu taşınmazı dava dışı P… G…'den 01.04.2005 tarihli kira sözleşmesi ile kiraladığını ve daha sonra da bu taşınmazı aynı kişiden satın aldığını, davacıların dava konusu yer ile ilgilerinin bulunmadığını bildirerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının satın alma ile ilgili savunması nazara alınmayıp, davacılara herhangi bir ödeme yapılmadığından bahisle kiralananın tahliyesine ve alacağın tahsiline karar verilmiştir.

Borçlar Kanununun 260.maddesi hükmü uyarınca temerrüt nedeniyle açılacak tahliye davasının kural olarak kiralayan tarafından açılması gerekir. Kiralayanlar birden fazla ise aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan ihtarnameyi birlikte göndermeleri ve yine davayı da birlikte açmaları zorunludur. Kiralayan durumunda olmayan malik veya kiralananı sonradan iktisap eden yeni malikin önceden kiracıya ihbar göndererek kira paralarının kendisine ödenmesini istemesi bu ihbarın sonuçsuz kalması halinde yasal içerikli ihtarname tebliğ ettirmek suretiyle dava açması gerekir. Dava hakkına ilişkin bu husus mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulmalıdır.

Olayımıza gelince; davacılardan A… S…, kiralananı iktisab ettiğini iddia ederek tahliye davası açmıştır. Ancak yeni malik davacı A… S… yukarıda açıklanan esaslar doğrultusunda öncelikle kira bedellerinin mülkiyet hakkına dayanarak, kendisine ödenmesi ihbarı göndermeden, yasal içerikli ihtarname ile ödenmeyen kira bedellerinin ödenmesini istemiş ve tahliye davasını da bu ihtarnameye dayalı olarak açmıştır.

Bu durumda, mahkemece davacının temerrüt sebebiyle tahliye davası açma hakkı bulunmadığından, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile tahliye davasının kabulüne karar verilmesi hatalı olmuştur.

Ayrıca, davalının yargılamada kiralananda evvelce kiracı iken sonradan yeni maliki olduğunu iddia ettiği halde kiralanan ile davacıların yerlerinin ayrı ayrı dükkanlar olması savunması üzerinde de durularak, mahallinde keşif yapılıp tapu kayıtlarının mahalline tatbik edilerek dava konusu kiralananın belirlenmesinden sonra, önceki malikler tarafından davacı tarafa verilen alacağın tahsili amaçlı temliknamenin de mevcut olmadığı gözönünde bulundurularak, davacı A… S… dışında kalan diğer davacılar N… S… ile Ş… T…'in dava açma sıfatları üzerinde de durularak neticesine göre kira alacağı ile ilgili bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde eski malikler döneminden itibaren ihtarname tarihine kadar ki tüm kira bedellerinin davalıdan tahsili de doğru değildir.

Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 03.05.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Yorum Bırakın
Danışan Yorumları
Web sitemizdeki çerezleri (cookie) kullanıcı deneyimini artıran teknik özellikleri desteklemek için kullanıyoruz. Detaylı bilgi için tıklayınız.
Tamam
WhatsApp Destek Hattı
Google Yorumları