Sorularınız İçin Bizi Arayın: - 0532 113 15 08
Dil Seçimi
Menü
Sosyal Medya
Ara

Mazbut Vakıflarda Tevliyet Sükna Ve Galle Davaları

YARGITAY
18. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/1362
K. 2004/2653
T. 5.4.2004
• KAMULAŞTIRIRILAN TAŞINMAZIN NİTELİĞİ ( Arsa mı Tarla mı Olduğunun Yöntemince Araştırılarak Sonucuna Göre Karar Verilmesi Gereği - İmar Planında Yer Almayan Taşınmazın Arsa Sayılabilmesi İçin Belediye Hizmetlerinden Yararlanması ve Meskun Yerler Arasında Yer Alması Koşulunun Birlikte Gerçekleşmesi Gereği )
• İMAR PLANINDA YER ALMAYAN TAŞINMAZ ( Arsa Sayılabilmesi İçin Belediye ya da Mücavir Alanı İçinde Yer Almakla Birlikte Belediye Hizmetlerinden Yararlanması ve Meskun Yerler Arasında Bulunması Koşulunun Birlikte Gerçekleşmesi Gereği - Kamulaştırılan Taşınmazın Niteliğinin Belirlenmesi Gereği/Arsa-Tarla )
• TARIM ARAZİLERİ ( Olduğu Gibi Kullanılması Halinde Tarlanın Getireceği Net Gelirin O Yerdeki Tarım İl Müdürlüğü Verilerine Göre Belirlenmesi Gereği - Kamulaştırılan Taşınmazın Niteliinin Arsa mı Tarlamı Olduğunun Yöntemince Belirlenerek Sonucuna Göre Karar Verilmesi Gereği )
• KAMULAŞTIRMA BEDELİNİ TESPİT ( Hakimin Kamulaştırma Bedelini Tespit Hak ve Yetkisini Kullanırken Objektif Olması ve Belirlenen Değerin Denetime Açık Bir Şekilde Gerekçelendirmesi Gereği - Kamulaştırılan Taşınmaz Tarla Olduğundan Getireceği Net Gelirin Tarım Müdürlüğü Verilerine Göre Belirlenmesi Gereği )
2942/m.10
ÖZET : Kamulaştırılan yerin niteliğinin arsa mı olduğu tarla mı olduğu yöntemince araştırılmalı, sonucuna göre karar verilmelidir. 

DAVA : Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: 

KARAR : Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme ile alınan bilirkişi raporları hüküm kurmaya yeterli değildir. 

Şöyle ki; 

1-Kamulaştırılan taşınmazlarla ilgili Menemen Belediye Başkanlığının 13.11.2002 tarihli yazısında, dava konusu taşınmazın uygulama imar planı ve nazım imar planı dışında, mücavir alan sınırları içinde kaldığı, belediye ve mücavir alan sınırları içinde ve dışındaki yerleşme alanı dışında kalan alanlarda uygulanacak esasların 63. madde hükümlerine tabii olduğu bildirilmiş ise de, taşınmazın çevresinin meskun olup olmadığı ve belediye hizmetlerinden yararlanıp yararlanmadığı konularında yeterli bilgiye yer verilmemiş ve mahkemece de belediyenin bu yazısı ve bilirkişi kurulunun mücerret beyanları esas alınarak taşınmaz tarım arazisi olarak kabul edilmiştir. 

Bakanlar Kurulunun Yargıtay'ca da kısmen benimsenen 28.2.1983 günlü 1983/6122 sayılı kararı uyarınca imar planında yer almayan bir taşınmazın arsa sayılabilmesi; belediye ya da mücavir alan sınırları içinde olmakla bereber belediye hizmetlerinden ( belediyece meskun olduğu için ya da meskun hale getirileceği için sunulan yol, su elektrik, ulaşım, çöp toplama kanalizasoyan aydınlatma vs. ) yararlanması ve meskun yerler arasında yer alması koşullarının birlikte gerçekleşmesi halinde mümkündür. 

Bu hususlar da Belediye Başkanlığından yeterli araştırma yapıldıktan sonra taşınmazın niteliğinin, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda değerlendirilip hiçbir şüphe ve tereddüte yer verilmeden saptanması gerektiğinin düşünülmemesi, 

Kabule göre de; 

2-Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamalarına göre tarım arazilerinin olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir üzerinden bilimsel yöntemle yapılacak değerlendirilmesinde, taşınmazın kuru ya da sulanabilir niteliği de gözetilerek dekar başına elde edilebilecek ortalama verim, üretim gideri ve toptan satış fiatına ilişkin olarak ciddi istatistiki bilgilere dayalı olduğu bilinen o yerdeki Tarım Müdürlüğünün verilerinin esas alınması gerekirken, birinci bilirkişi raporunda izmir İl Tarım Müdürlüğünün 2001 yılı verilerine göre belirlenen değere katsayı uygulamak suretiyle 2002 yılı değerlerine ulaşıldığı, ikinci bilirkişi raporunda ise 2002 yılı İzmir İl Tarım Müdürlüğü verileri uygulanmak suretiyle değerlendirme yapılmış olması, 

3-4650 sayılı Yasa ile değişik Kamulaştırma Kanunu hükümleri ile hakime, adil ve hakkaniyete uygun bir kamulaştırma bedeli tesbit etme hak ve yetkisi verilmiş olmakla birlikte bu hak ve yetkinin kullanılmasında objektif davranılması ve bilirkişi kurulları tarafından birbirinden farklı olarak belirlenmiş olan değerlerden birinin kabulü halinde bunun dayanakları ve gerekçesininde denetime olanak verecek biçimde açıkça gösterilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden düşük değer içeren raporun hükme esas alınması, 

Doğru görülmemiştir. 

Mahkemece ( 1 ) nolu bentte belirtilen hususlarda yapılacak araştırma sonucu dava konusu taşınmazın arsa niteliğinde olduğunun anlaşılması halinde bu niteliğine uygun bilirkişi kurulları vasıtasıyla değerlendirme yapılmak; tarım arazisi olduğu anlaşıldığı takdirde ise Menemen İlçe Tarım Müdürlüğünden bilirkişi raporlarında münavebeye alınan ürünlerin 2002 yılına ait dekar başına ortalama verim, üretim gideri ve toptan satış fiyatına ilişkin veriler getirtilerek ( 2 ) nolu bentteki esaslara uygun değerlendirme yapılmak üzere bilirkişi kurullarından ek raporlar alınmalı ve ( 3 ) nolu bendin gereği de dikkate alınmak suretiyle hasıl olacak sonuca göre karar verilmelidir. 

SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davalı tarafa iadesine, 5.4.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Yorum Bırakın
Danışan Yorumları
Web sitemizdeki çerezleri (cookie) kullanıcı deneyimini artıran teknik özellikleri desteklemek için kullanıyoruz. Detaylı bilgi için tıklayınız.
Tamam
WhatsApp Destek Hattı
Google Yorumları