Sorularınız İçin Bizi Arayın: - 0532 113 15 08
Dil Seçimi
Menü
Sosyal Medya
Ara

Sigortalılık Başlangıç Tarihi  Yaşlılık Aylığı

YARGITAY 10.Hukuk Dairesi 

Esas Karar
2011/14846 2011/15544

Y A R G I T A Y İ L Â M I 

Davacı, sigortalılık başlangıç tarihinin 01.05.1985 tarihi olduğunun tespitine, 16.02.2010 tarihini takip eden aybaşından itibaren yaşlılık aylığı tahsisine ve aylıklarının faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir. 
Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davacının 01.05.1985 tarihinde işveren yanında hizmet akdi ile bir gün çalıştığının tespitine, dava dilekçesindeki 3 nolu talebin atiye bırakılması nedeniyle bu talep yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar vermiştir. 
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi Hasan Özcan tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı Kurum vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava açılmasının usul hukuku bakımından sonuçlarından bir tanesi davayı geri alma yasağıdır. Doktrinde davayı atiye bırakma olarak da isimlendirilen bu müessese, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 185. maddesinde düzenlenmiş olup, anılan madde, “Müddeaaleyhin rızası olmaksızın müddei davasını takipten sarfınazar edemez.” Hükmünü içermektedir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 123. maddesinde de anılan hükme paralel bir düzenleme getirilmiş olup, davacının, “hüküm kesinleşinceye kadar, ancak davalının açık rızası ile davasını geri “alabileceği belirtilmiştir.
Hal böyle olunca, davacı vekilinin 10.11.2010 tarihli celsede, dava dilekçesinin 3. şıkkındaki taleplerini atiye bırakması talebi, aynı celsede hazır bulunan davalı vekilince kabul edilmediği gözetilerek, dava dilekçesinin 3. nolu bendindeki “emeklilik başvuru tarihi olan 16.02.2010 takip eden ay başından itibaren alamadığı aylıkların her bir tahakkuk tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile” tahsiline yönelik talep yönünden, yargılamaya devam edilerek, hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
3-Kabule göre de; Mahkemece, davacı vekilinin dava dilekçesinin 3 nolu bendi yönünden davayı atiye bıraktığını bildirmesi karşısında, vazgeçme nedeniyle, esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme sonucu, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 21.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Yorum Bırakın
Danışan Yorumları
Web sitemizdeki çerezleri (cookie) kullanıcı deneyimini artıran teknik özellikleri desteklemek için kullanıyoruz. Detaylı bilgi için tıklayınız.
Tamam
WhatsApp Destek Hattı
Google Yorumları