Sorularınız İçin Bizi Arayın: - 0532 113 15 08
Dil Seçimi
Menü
Sosyal Medya
Ara

YABANCI'NIN MÜLK ED-TAPU KAYDININ DEVREDİLMESİ

T.C. YARGITAY

1.Hukuk Dairesi

Esas: 1987/4284

Karar: 1987/5173

Karar Tarihi: 26.05.1987

(2644 S. K. m. 35) (743 S. K. m. 618, 633) (YİBK. 5.2.1947 T. 1945/20 E. 1947/6 K.) 

Dava: Taraflar arasında görülen davada: Davacı, 1226 ada 40 parselde 10/240 arsa paylı 20 no’lu daireyi bedelini ödemek suretiyle satın aldığını ancak, yabancı uyruklu olduğundan ve işlemin uzayacağından tapuda davalı adına kayıt oluşturulduğunu, 20.7.1984 tarihli belgede belirtildiği gibi davalı adına tesis olunan kaydın iptalini, adına tescilini istemiştir.

Davalı, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.

Varit olmayan davanın reddine ilişkin kararın duruşmalı olarak Yargıtayca incelenmesi davacı vekili Av. (M.T.) tarafından istenilmekle, dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: 

Karar: Davacı vekili, müvekkili (A.A.A.)’nin Bursa Belediye hudutları içerisinde bir gayrimenkul (Apartman dairesi) edinmek istediğini,bu isteğini beğendiği çekişmeli daireyi 18.000.000 lira satış bedelini ödeyerek gerçekleştirdiğini; ancak, kendisinin yabancı uyruklu olması nedeniyle tapudaki satış işlemini ileride tapu kaydının devredilmesi (iade-i ferağ) koşuluyla davalı namına yapıldığını, hal böyle iken davalının iade-i ferağa yanaşmadığını bildirerek, tapu iptal ve tescil talebinde bulunmuştur.

İddianın ileri sürülüş biçimine ve yerel mahkemenin nitelendirmesine göre yanlar arasındaki uyuşmazlığın 5.2.1947 tarih 20/6 sayılı Yargıtay İnançları Birleştirme Kararı uyarınca çözümlenmesi gerekeceği kuşkusuzdur. Anılan Yargıtay İnançları Birleştirme Kararı bu tür davaların ancak yazılı delil ile kanıtlanabileceğini öngörmektedir. Somut olayda davacı tarafın dosyaya ibraz ettiği ve içeriği ile altındaki imzaları ikrara uğramayan 20.7.1984 tarihli belge iddiayı doğrular niteliktedir ve davanın kabulüne elverişlidir. Ne var ki, davacı kişi yabancı uyruklu bulunduğu cihetle, yabancıların Türkiye’de taşınmaz mal edinmelerine ilişkin yasal düzenmlemlerin gözönünde tutulması zorunludur. Bilindiği üzere, bu konudaki düzenlemeye 2644 sayılı Tapulama Kanununun 35. maddesi ile köylerdeki taşınmazlar için köy Kanununun 87 ve 88. maddelerinde yer verilmiştir. O halde yabancı uyrukluların Türkiye’de taşınmaz mal edinmeleri yönünden getirilen yasal düzenlemeler çerçevesinde soruşturma yapılmalı, davacının belirlenecek uyruğu itibariyle Türkiye’de taşınmaz mal edinip edinemeyeceği açıkça ortaya çıkarılmalı, edinebileceğinin anlaşılması halinde iddianın 20.7.1984 tarihli belge ile kanıtlandığı gözetilerek davası kabul edilmelidir. Yerel mmahkemenin değinilen ilke ve olguları tam olarak araştırmadan noksan soruşturma ve değerlendirme ile yetinerek sonuca gitmesi ve yazılı şekilde davanın reddine karar vermesi isabetsizdir. Davacının temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile hükmün belirtilen nedenlerden ötürü H.U.M.K.’nnu 428. maddesi gereğince BOZULMASINA 26.5.1987 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Yorum Bırakın
Danışan Yorumları
Web sitemizdeki çerezleri (cookie) kullanıcı deneyimini artıran teknik özellikleri desteklemek için kullanıyoruz. Detaylı bilgi için tıklayınız.
Tamam
WhatsApp Destek Hattı
Google Yorumları